Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Adımlarımız Yeri Göğü Sarsıyor, İhtilalimiz Büyüyor...
 
AnasayfaKapıGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 İbrahim Kaypakkaya

Aşağa gitmek 
+5
(*GÖRKEM*)
adalı
devrimci_nazlı
devrim_berfin
taylandenizsinan
9 posters
YazarMesaj
taylandenizsinan
Gözdemiz
Gözdemiz
taylandenizsinan


Kadın Mesaj Sayısı : 124
Yaş : 30
Nerden : düşünce özgürlüğü olduğu yerden
Meslek : öğrenci
Lakap : AVNOŞ
Kayıt tarihi : 19/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeC.tesi Nis. 19, 2008 8:27 pm

İbrahim Kaypakkaya (1949 - 1973), Türkiye Komünist Partisi / Marksist-Leninist'in kurucusu.
1949 yılında Çorum'un Alaca ilçesinin Karakaya köyünde doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra Hasanoğlan Öğretmen Okulu'na girdi. Öğretmen Okulunun ardından İstanbul Çapa Yüksek Öğretmen Okulu 'na başladı. Aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi- Fizik Bölümü öğrencisi olan Kaypakkaya, sol düşüncelerle burada tanıştı. Mart 1968'de Çapa Fikir Kulübü'nün kurucuları arasında yer aldı. Çapa Fikir Kulübü'nün başkanı olan Kaypakkaya, 6. Filo'ya karşı bildiri yayınladığı gerekçesiyle Kasım 1968'de okuldan atıldı.
FKF ve TİP içinde ortaya çıkan ayrışmada Milli Demokratik Devrim (MDD) tezini savunan kesimde yer aldı. İşçi-Köylü gazetesinin istanbul'daki bürosunda çalışan Kaypakkaya, Aydınlık ve Türk Solu dergilerine yazılar yazdı. Aydınlık içinde meydana gelen ayrışmada Doğu Perinçek'in başını çektiği PDA kanadında yer aldı. 1972 yılına kadar PDA (TİİKP) saflarında çalıştı ve DABK üyesi olarak görev yaptı. Bu tarihte PDA ile yolları ayrıldı. Doğu Perinçek ve çevresinin revizyonist ve oportünist olduklarını iddia eden Kaypakkaya, ayrılık sonrasında TKP/ML-TİKKO'yu kurdu.
TKP/ML faaliyetlerinin yoğunlaştırıldığı Tunceli Çemişgezek bölgesinde mücadele ederken, 24 Ocak1973'de Vartinik köyü Mirik mezrasında Kolluk Güçleri tarafından bulunduğu köyün etrafı sarıldı. Çatışma sırasında TİKKO'nun ilk komutanlarından Ali Haydar Yıldız yaşamını yitirirken, yaralı olarak kaçan ve beş gün köylerde saklanan İbrahim Kaypakkaya, 29 ocak 1973'te kaldığı köyde bir öğretmenin ihbarı üzerine ele geçirildi. Yaralı olmasına rağmen yürütüldü. Buradan ayakları donmuş olduğu halde Diyarbakır'a getirildi. Daha sonra hastaneye yatırıldı, bu arada ayaklarının kesilmesine izin vermemesine karşın yemeğine ilaç konularak donmuş olan ayakları kesildi.
İyileştikten sonra günlerce işkenceye maruz kalan Kaypakkaya, sorgusunda hiçbir biçimde kendisini ve örgütünü bağlayacak ifade vermedi. 16 mayıs 1973'te yeniden sorguya götürüldükten iki gün sonra Diyarbakır'a gelen babasına intihar ettiği söylendi ve parçalanmış cesedi teslim edildi. Bu olay o dönemde bağımsız milletvekili olan Mehmet Ali Aybar tarafından bir soru önergesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) getirildi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
devrim_berfin
Gözdemiz
Gözdemiz
devrim_berfin


Kadın Mesaj Sayısı : 66
Nerden : DEVRİM YOLUNDAN
Kayıt tarihi : 23/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeÇarş. Nis. 23, 2008 2:15 pm

Paylaşımın için sağol. Onun işkencedeki kararlı tutumu tüm devrimciler için bir örnek olmuştur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
devrimci_nazlı
Gözdemiz
Gözdemiz
devrimci_nazlı


Kadın Mesaj Sayısı : 108
Kayıt tarihi : 23/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeÇarş. Nis. 23, 2008 2:18 pm

YÜRÜYORUM KARLI YOLDA

YÜRÜYORUM KARLI YOLDA
YALIN AYAK YAYAYIM BEN
İŞKENCELER YIPRATMAZ BENİ
ÇÜNKÜ KAYPAKKAYAYIM BEN

ŞU DERSİM İN DAĞLARINDA
ARAYIP SORDULAR BENİ
İNTİHAR ETTİ DEDİLER
HALBUKİ VURDULAR BENİ

ŞU FAŞİZM CELLATLARI
KESTİLER PARMAKLARIMI
UZUN GÜNLER İŞKENCEDE
ÇEKTİLER TIRNAKLARIMI

ÜZÜLME SEN ANACIĞIM
BEN BOŞ DURMADIM
VURULDUYSA CAN YOLDAŞIM
SER VERİPTE SIR VERMEDİ
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimePerş. Nis. 24, 2008 5:30 pm

Savunmasından Bir Kesit


"

Esasen biz komünist devrimciler,prensip olarak siyasi kanaatlerimizi ve
görüslerimizi hic bir yerde gizlemeyiz.Ancak örgütsel faaliyetlerimiz örgüt
icerisinde olmayip da bize yardimci olan sahis ve gruplari aciklamayiz.Kisisel
sorumlulugum acisindan gerekeni zaten söylemis bulunuyorum.Ben buraya kadar
anlattiklarimi samimiyetle inandigim Marksist-Leninist düsünce ugruna yaptim.Ve
sonuctan asla pisman degilim.Ben bu ugurda her türlü neticeyi göze alarak ve
can bedeli bir mücadeleyi öngörerek calistim ve neticede yakalandim.Asla pisman
degilim.Bir gün sizin elinizden kurtulursam gene ayni sekilde calisacagim.


"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
adalı
Test-Mod
Test-Mod
adalı


Kadın Mesaj Sayısı : 325
Nerden : 6 Mayıs 1972 tarihinden
Kayıt tarihi : 22/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimePerş. Nis. 24, 2008 7:28 pm

ser verip sır vermeyen yoldaşımız İBRAHİM KAYPAKKAYA
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
(*GÖRKEM*)
Bize Alışmış
Bize Alışmış
(*GÖRKEM*)


Kadın Mesaj Sayısı : 31
Nerden : 68'LER DESTANINDAN...
Kayıt tarihi : 22/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeCuma Nis. 25, 2008 11:00 am

NEDİR KAYPAKKAYA VE TKP/ML'NİN GÖRÜŞLERİ? Kaypakkaya, ülkemizin sosyo-ekonomik yapısını tahlil ederken Marksist-Leninist-Maoist evrensel ilkeleri ülkemizin somut şartlarına yaratıcı şekilde uygulayarak, toplumsal statümüzün emperyalizme bağlı yarı-sömürge, yarı-feodal olduğunu belirledi. Ülke devrimimizin içinde bulunduğu süreci Demokratik Halk Devrimi (DHD) olarak tespit etti. DHD'nin hedeflerinin emperyalizm ve onun ülkemizdeki dayanakları olan komprador kapita-lizm ve feodalizmin olduğunu ifade etti. Komprador kapitalizme ve feodalizme karşı verilen mücadelenin aynı zamanda emperyalizmi hedeflediğini, bunun nedenlerinin ise DHD'nin, demokratik ve milli yanlarının iç-içe olmasının bir sonucu olduğunu belirtti. Toplumumuzda olan başlıca çelişkiler içerisinde, baş çelişkinin, feodalizm ile geniş halk yığınları arasında olduğunu, çözümünün ise proletarya partisi önderliğinde Yeni Demokratik Devrim (YDD)olduğunu bizlere gösterdi. YDD'nin özünün ise toprak devrimi olduğunu her türden revizyonist ve opor-tünistlere karşı açıkça ortaya koydu. Kaypakkaya sınıf-ların mevzilenmesi sorununda, devrimin dostlarını işçi sınıfı, yoksul ve orta köylülük, şehir küçük-burjuvazisi ve milli burjuvazinin sol kanadı olduğunu net vurgulamış, bunlardan işçi sınıfının devrimde öncü güç, yoksul ve orta köylülüğün ise temel güç olduğunu belirtti. Bu anla-yışdan hareketle, devrimimizin işçi-köylü temel ittifakı üzerine inşa edileceğini bizlere gösterdi. Kaypakkaya, emperyalizmin ülkemizdeki uşakları olan ve devlet iktidarını paylaşan eğemen sınıfların, şe-hirlerde komprador burjuvazi, kırlık alanlarda ise feodal toprak ağaları sınıfı olduğunu belirledi. T.C devletinin kuruluşundan beri faşist, faşizmin ise ülkemizde kompra-dor burjuvazi ve feodal toprak ağalarının iktidar biçimi ve sürekli olduğunu açık, net biçimde ortaya koydu. Kaypakkaya, ülkemizin emperyalizme göbekten bağımlı yarı-sömürge, yarı-feodal sosyo-ekonomik statü-sünden ötürü, devrimimizin dengesiz ve karmaşık bir gelişim süreci izleyeceğini bizlere gösterdi. Devrimin yolunu halk savaşı olduğunu, halk savaşı askeri strate-jisinin ise basitten karmaşığa, küçükten büyüğe, kırlar-dan şehirlere iktidarı parça parça, kızıl siyasi iktidarlar kurarak uzun bir sürece tekabül edeceğini tespit etti. Komünist partisi esas görevinin, kızıl siyasi iktidarlar için gerilla savaşı vermesi gerektiğini, temel çalışma alanların köylülük olduğunu, parti örgütlenmesinden sonra gelen temel örgütlenmenin, ordu örgütlenmesi olduğunu tespit etti. Ülkemizin sosyo-ekonomik yapısı, askeri-politik-ekonomik vb. gerçekliğinden ötürü silahlı mücadelenin devrimimizin başında sonuna kadar esas mücadele biçimi olduğunu bütün revizyonist-oportü-nistlere karşı net biçimde ortaya koydu. Kaypakkaya, anti-faşist mücadelenin demokratik halk devrimi mücadelesinden ayrı ele alınamayacağını belirterek, faşizmin ancak ve ancak Demokratik Halk Devriminin zaferi ile yenilebileceğini tespit etti. D.H. Devriminin üç temel silahının olduğunu, bunların; komünist partisi, kp öncülüğünde halk ordusu ve halkın birleşik cephesi olduğunu net biçimde ortaya koydu. Komünist partinin esas olduğunu ve siyasal-ideolojik-örgütsel-askeri olarak tüm örgüte ve silaha öncülük ettiğini vurgulamış ve kp'nin tarihi önemini, misyonunu ve öncü rolünü açık ifade etti. Kaypakkaya, Kemalist hareketin ve kemalizmin açık tahlilini yaparak, devrimci saflarda 50 yıl süren ke-malizm hayranlığına büyük ve güçlü darbe indirdi. Kemalizmin hayranlarına, K.******'ü 'devrimci', 'ileri-ci' gösteren solculara ve onunla övünen her renkten revizyonist-reformist-opurtünist-küçük-burjuvalara, 'kur-tuluş savaşı'na önderlik eden kemalistlerin, türk- müslü-man komprador ve büyük toprak ağaları sınıfının temsil-cileri olduğunu kanıtlarıyla ortaya koydu. Kemalizmin eğemen sınıfların ırkçı, faşist ideolojisi olduğunu, çeşitli milliyetlerden işçi sınıfı, emekçi halkımız, farklı milli-yetler içinse vahşet, barbarlık, soykırım, katliam olduğu-nu, kemalist hayranlığın en üst boyutta olduğu bir dönemde net biçimde ifade etti. Faşist T.C devletinin, kemalizmin ırkçı ideolojisi üzerine inşa edildiğini ve kendisinden olmayanlar üzerinde her çeşit vahşetti esirgemediğini somut kanıtlarıyla ortaya koydu. Kaypakkaya, kürt ulusunun devrimci saflarda dahi ulus olarak görülmediği, varlığının inkar edildiği bir dönemde, ülkemizin çok uluslu bir ülke olduğunu, tüm çarpıtmalara ve inkar politikasına karşı çok açık ifade belirti. Türklerden başka ezilen bağımlı ulus olan kürt ulusu ve diğer azınlıkların bulunduğunu ve bunlar üze-rinde milli zulmün azgınca sürdürüldüğünü, asimilasyon ve soykırımın ise faşist devletin esaslı politikası olduğunu kanıtlarıyla ortaya koydu. Kaypakkaya, enternasyonal proletaryanın ulusal soruna ilişkin olan evrensel ilkeleri kendisine temel alarak, türk şövenizmine ve kürt milliyetçiliğine karşı, ulusal soruna tek marksist-leninist-maoist çözümler getirendir. Kaypakkaya, "ulusların kendi kaderini tayin hakkı"nı kayıtsız şartsız savunmuş, tüm milliyetler için tam hak eşitliği, çeşitli milliyetlerden işçi sınıfı ve halkların birliğinin önemine özel dikkat çekti. Ulusal sorunun çözümünü, ezilen ulus burjava bayrağı altında ve örgütlenmesi etrafında değil, enternas-yonal proletaryanın bayrağı altında ve proletarya partisinin saflarında birleşmenin zarruiriyetini ve nedenlerini net biçimde belirtti. Kaypakkaya, asgari ve azami proğramda MLM bir hattı savundu ve bu hatta en iyi biçimde önderlik etti. "Devrimimiz dünya proleter devrimlerinin ayrılmaz ve kopmaz bir parçasıdır" dedi. Ayrı ülkelerde devrim aşama farkları ne olursa olsun, sonuçta proletaryanın evrensel bilimi önderliğinde hepimizin ortak hedefi olan komünizmde birleşeceğimizi açıkça vurguladı. Kaypak-kaya'nın sorunlara yaklaşımı dar çerçevede değil, enternasyonal proletaryanın dialektik-materyalist yönte-mini kendisine rehber alarak, sorunları incelemede ulusal-uluslararası, nesnel-öznelliği, evrensel-özgüllüğü temel yaklaşımı kullandı. Uluslararası Komünist hareke-tin (UKH) sorunlarına kafa yordu ve doğru temelde sahip çıktı. Kurucusu olduğu TKP/ML'nin Paris Komünü, Büyük Ekim devrimi, 1949 Çin devrimi ve Büyük Proleter Kültür Devrimi'nden ciddi şekilde esinlendiğini, bu komünist güzergahın en kararlı mirasçısı olduğunu açık biçimde ifade etti. Kaypakkaya, enternasyonal proletarya ustalarından Stalin'nin ölümünden sonra Sovyetler Birliği Komünist Partisi (SBKP)'nin başına çöreklenen Kruşçev-Brejnev modern reviyonizmine açık tavır aldı. Sovyetler Birliği-nin sosyalist maskeli sosyal-emperyalist ülke olduğunu net biçimde ortaya seren Kaypakkaya, Kruşçev-Brejnev modern revizyonistlerinin Çin Komünist Partisi (ÇKP) ve başkan Mao'ya saldırılarının yoğunlaştığı bir dönemde, ÇKP ve başkan Mao'yu modern-revizyonizme karşı kararlıca savundu. Bununla da yetinmeyen Kaypakkaya, başkan Mao'nun enternasyonal proletaryanın bilimine yaptığı nitel katkıların, sıradan katkılar değil, enternas-yonal proletaryanın bilimin yeni bir aşamasına tekabül eder düzeyde olduğunu ifade etti. Başkan Mao'nun özellikle; sömürge, yarı-sömürge ülkelerde devrim stratejisi, proletarya diktatörlüğü altında devrimin sürdü-rülmesi, sosyalist toplumun tahlili, sosyalizmde sınıflar ve sınıf mücadelesi vb. alanda bilime yaptığı katkıların, Marksizm-Leninizm'de yeni bir aşamayı ifade eden gelişmeler olduğunu kabul etti. Kaypakkaya, sosyalizmde proletarya diktatörlüğü altında sınıf mücadelesinin daha karmaşık ve devrim öncesi durumdan çok daha zor olduğunu bizlere gösterdi. Yeni burjuvazinin sosyalizmde parti ve devlet mekaniz-ması içerisinde gizlendiğini, amaçlarının ise her fırsatta sosyalizmi yıkıp kapitalizmi geri getirmek olduğunu belirleyerek, salt ekonomik alanda verilen mücadelenin çok yetersiz kalacağı, siyasal-ideolojik-kültürel alanda da mücadelenin mutlak verilmesi gerektiğini açık vurguladı. Çin'de yeni burjuvaziye, yeni kapitalist yolculara karşı başkan Mao önderliğinde başlatılan BPKD'nin uluslar-arasında ki önemine büyük değer vererek, böylesi devrimlerin sürekli olması gerektiğini ortaya koydu. Kaypakkaya, yanlızca sosyalizmi savunmakla kal-madı, aynı zamanda "her kesin ihtiyacı kadar, herkesin yeteneğine göre" şiarının somutlaştığı sınıfların, devletin ve partinin ortadan kalktığı, üretim araçlarının toplumun bütünün kollektif malı olduğu, nihai hedefimiz olan komünizmi kararlıca savundu. Kaypakkaya, toplumu sürekli ileriye götürmek, dönüştürmek ve yeni yeni devrimlerle taçlandırmak için Marks, Engels, Lenin, Stalin ve Mao yoldaşlarının bilimsel öğretilerine mutlak dayanmaktan geçtiğini gösterdi. Bütün revizyonist, troçkist, oportünist çarpıtmalara karşı net tavır alarak, bu öğretilere doğru temelde sahip çıktı. Kurucu önderimizin gösterdiği yol, demokratik halk devrimi, sosyalizm ve komünizme emin adımlarla yürümenin yoludur. Dün olduğu gibi, bu günde Kaypak-kaya ve kurucusu olduğu TKP/ML'nin görüşleri yolu-muzu aydınlatmaya devam ediyor. Şan olsun, önderimiz Kaypakkaya ve kurucusu olduğu partimiz TKP/ML'nin siyasal-ideolojik-örgütsel-askeri hattında kararlıca yürüyenlere! Şan olsun, enternasyonal proletaryanın, dünya proleter devrimlerinin çıkarlarını her şeyden üstün tutan ve MLM'min teori-pratik birliğini kendisine rehber alan militanlara!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
devrim_berfin
Gözdemiz
Gözdemiz
devrim_berfin


Kadın Mesaj Sayısı : 66
Nerden : DEVRİM YOLUNDAN
Kayıt tarihi : 23/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeC.tesi Nis. 26, 2008 2:16 pm

paylaşımlarınız için teşekkürler...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
TekYolDevrim
Bitanecik Admin
Bitanecik Admin
TekYolDevrim


Mesaj Sayısı : 349
Kayıt tarihi : 18/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimePaz Mayıs 18, 2008 9:47 am

Evet Arkadaşlar Bildiğiniz üzere bugün 18 mayıs İbo'nun ölümünün 35.yılı İbo'yu saygıyla anıyoruz işkenceye karşı kararlı tutumu hepimize örnek olsun.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ernesto
Bitanemiz
Bitanemiz
Ernesto


Erkek Mesaj Sayısı : 201
Kayıt tarihi : 28/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimePaz Mayıs 18, 2008 10:48 am

Devrimci Önder Kaypakkaya'nın ölüm yıldönümünde önünde saygıyla eğiliyorum.Faşist güruh unutmasın ki,bedenlerimizi yok edebilirler ama düşüncelerimizi asla yok edemeyecekler.35 yıl oldu bir o kadar daha geçse yine unutulmayacak ve unutturmuyacağız ! Hesabı sorulacaktır !!! Rahat uyu İbrahim Yoldaş,sizlerden devraldığımız Sosyalizm Bayrağını Zafere taşıyacağız !..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Devrmici_Deniz
Moderatör
Moderatör
Devrmici_Deniz


Kadın Mesaj Sayısı : 426
Yaş : 28
Nerden : Tam Bağımsız Türkiye'den
Meslek : Devrimci Öğrenci
Kayıt tarihi : 20/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeSalı Haz. 10, 2008 10:29 pm

İnsanlık dışı olan işkenceler karşısında bu kadar dirençli olması hayranlık veriyor. İnanç gücü diyebiliriz aslında. Düşünceleri için her şeye katlanmış. Helal olsun! Saygıyla anıyoruz...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
-DEVRİMCİ-
Moderatör
Moderatör
-DEVRİMCİ-


Kadın Mesaj Sayısı : 541
Nerden : Denizlerin Yolundan..
Kayıt tarihi : 20/04/08

İbrahim Kaypakkaya Empty
MesajKonu: Geri: İbrahim Kaypakkaya   İbrahim Kaypakkaya Icon_minitimeSalı Haz. 10, 2008 10:54 pm

DÖKÜLEN KANLARIN KALMAYACAK YERDE HESAP SORACAĞIZ ''İBRAHİM YOLDAŞ''...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
İbrahim Kaypakkaya
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Siyaset :: Ölümsüzler-
Buraya geçin: